İzmir'in köyleri-GERMİYAN KÖYÜ






Burası Çeşme'nin tek Türkmen köyü olup İzmir'e 80 km uzaklıktadır. Türkiye'nin ilk Slow Food köyü. Yani temel kriterinin katkısız gıda olduğu bir sivil toplum hareketinin parçası. 
Slow Food'un logosu "ağzında zeytindalı olan salyangoz". Bu logoya sahip olan işletmeler hiçbir şekilde turfanda ürün kullanmadıklarını, organik tarım yaptıklarını ifade ediyorlar. Köy konseyi ve yerel yetkililer, İtalya ile yürüttükleri üç yıllık sürecin ardından Mayıs 2016 itibarıyla Türkiye'nin ilk Slow Food köyü olmayı başarmışlar. 




Halk geleneksel lezzetleri yaşatmak konusunda seferber olmuş durumda, hazır maya yerine ekşi mayalı ekmekleri taş fırında pişiriyorlar. Yemeklerdeki sebzelerin tümü tarlalarından ve zamanında toplanıyormuş. Endüstriyel üretime karşı, küçük üretici ve doğal gıdayı bulabildiğimiz bir köy burası.  
Köyde genç nüfus olmayıp, tarıma yönelim azalınca köyü turizm ile canlandırmayı düşünmüşler. Nuran Erden bu noktada öncü olup, almış eline boya ve fırçaları en iyi bildiği şeyi yapıp evlerin duvarlarına motifler çizmeye başlamış. Ve bu başarı hikayesi köyün tanınmasına büyük katkı sağlamış. Önce kendi duvarını boyamış, köy halkı tarafından çok beğenilince isteyen herkesin duvarını boyamaya başlamış. Tek isteği, ev sahibinin duvarını beyaza boyaması.
Köyün hemen hemen her sokağında onun imzasını taşıyan resimler var. Resimler çiçek ve ağaç ağırlıklı. Nuran Erden, bunu “biz aile olarak çiçeği çok severiz” diye açıklıyor. Flamingo, kelebek, kuş gibi hayvan figürleri de Erden’in favorisi



Köyün ana caddesinden ilerlerken özenle çizilmiş çiçek desenleri ve beyaz badanalı evler kendine hayran bırakıyor. Bu baş döndüren güzellik birçok tur şirketiyle birlikte özellikle hafta sonları, yeni yerler keşfetmek isteyenleri de Germiyan’a çekiyor. Germiyan Köyü'nde
Dilek Hanım'ın Otantik Evi, Musa Amca'nın ufak ama tarih dolu müzesi görmeniz gereken
diğer yerler.

Germiyan Köyü geziniz 6-10 Ekim tarihlerine denk geliyorsa çok şanslısınız. Genellikle Ekim’in ilk haftasının sonu ile ikinci haftasının başında Germiyan Köyü Festivali düzenlenmektedir. Festivale katılarak yöresel lezzetlerin tadına bakabilir, köy yaşamına dair sergilere, söyleşilere ve konserlere katılabilir, köy halkı ile kaynaşabilir ve “En İyi Ekmek” yarışmasını yakından takip edebilirsiniz. Eğer bu tarihler arasında Germiyan Köyü veya çevresine yakın bir yerdeyseniz Germiyan Köyü Festivaline mutlaka katılmalısınız.





Germiyan’ın doğal ekşi mayalı yerel ekmeği, hurma zeytini ve köye özgü kokan isli peyniri (Kopanisti peyniri), köyün Slow Food ilan edilmesiyle birlikte ticari olarak satışa sunulan ilk ürünler arasındadır. 
Germiyan Köyünü gezmeye köy kahvesinden başladık. Köyde restoranlar, özel yemek yerleri yok. Bembeyaz köy evleri, köyün ara sokaklarında tezgah kuran güler yüzlü köylüleri var. 




Germiyan oldukça sessiz ve sakin bir köydür. Köyün sahili de en az köy kadar sakin bir yer. Ailece Germiyan sahilinde deniz keyfi yapabilirsiniz. Germiyan plajının masmavi muhteşem denizinde serinleyerek Ege güneşin altında güneşlenmeden Germiyan Köyü gezinizi tamamlamayın. Kalabalık ve gürültüden uzak, köy hayatını yaşayabildiğimiz, keyifli bir yer burası. Hafta sonları birçok tur firması da geliyor. Tatlı bir yoğunluk yaşanıyor.
Germiyan köyünde doğal ürünler, çiçek figürlü ev duvarları ve güleryüzlü insanlar derken birkaç saatlik küçük bir gezi yapmış olduk. Burayı ziyaret  ederseniz memnun kalırsınız.