 |
| Colmar |
Alsace; Fransa’nın Almanya ve İsviçre sınırında bulunan ve Mulhouse, Colmar ve Strasbourg şehirlerinden oluşan bir bölgesi. Colmar bu bölgenin başkenti sayılıyor. Strasbourg ise Avrupa Birliği’nin ikinci başkenti ve Avrupa Konseyi, Avrupa Parlementosu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi burada bulunuyor.
Alsace bölgesinin sembolü ise leylek. Dolayısıyla buraya geldiğinizde süs eşyasından tekstile ve gıda ürünlerine kadar her mekanda leylek ve türevlerini göreceksiniz, şaşırmayın. Noel Pazarları döneminde (genelde Kasım'ın son haftası ile Aralık sonu) her yer ışık cenneti ve insan kendini masallar ülkesinde hissediyor. Biz gezi öncesi okuduklarımızla, rotamızı belirledik. Tüm rota içerisinde en çok zaman geçirdiğimiz yer Colmar ve Strazburg oldu.
 |
| COLMAR |
Bence Strasbourg ve Colmar gibi iki güzel şehir Noel pazarları gezi turuna muhakkak dahil edilmeli. Obernai ise asla es geçilmemeli. Obernai sonrası yol üzerinde birçok irili ufaklı birçok köy var. Bu köylerin birinde kahve molası verebilir, diğerinde şarap denenebilir, bir sonrakinde öğlen yemeğinizi yiyebilir, bir diğerinde sadece fotoğraf çekip yola devam edebilirsiniz. Diğer kasabalara göre çok daha büyük oldukları için, gezilecek yerler bakımından daha fazla seçenek bulabileceğimizi düşünerek seçimimizi yaptık. Diğer tüm köyler, birkaç saatte yürüyerek gezilecek kadar küçük. Hepsinin ortak özelliği:küçük bir meydanları ve etrafında rengarenk evlerle bezenmiş arnavut kaldımı sokakları olması.Eguishem’ın iki sokağı bölen şirin evi “Le Pigeonnier”, Riquewihr köyünün hemen yanındaki üzüm bağları manzarası ve Haut-Koenigsbourg şatosu’na da eğer 1-2 saat vakit ayırabilirseniz gidin. Biz gidemedik.
COLMAR
 |
| Petite Venice |
Biz Colmar'ı Noel pazarlarının kurulduğu en güzel zamanında ziyaret etme şansını yakaladık. Kurabiyeden yapılmış evlerle dolu Colmar ve çevresi kuzeye göre daha çok etkiliyor insanı. Colmar şehir merkezini yaya olarak gezmek çok kolaydı. Nereye bakarsanız bakın caddelerin ve ara sokakların arasında süslenmiş pencereleriyle güzel evleri görüyorsunuz. Bize göre Colmar;birçok yönden keyifli,küçük kanallı kasabaydı ve kendinden üç kat daha büyük ve çok daha uluslararası olan Strasbourg’dan daha saf bir Alsace atmosferine sahipti. 1537’de inşa edilen Maison Pfister’i ve şehrin kalbindeki birçok eski yapının en güzelini bulabileceğiniz Grand-Rue ve Rue Mercière, en iyi gezi noktaları arasında. Place de l’Ancienne-Douane’den kalkan tekne gezilerine katılabilirsiniz. 17. ve 18. yüzyıldan kalma evlerin mükemmel korunmuş olduğu eski mahalle Petite Venise’yi (küçük Venedik) ziyaret kaçınılmaz. 13. yüzyıldan beri Colmar’da bulunan Dominicans ve Fransiskanlar, olağanüstü mimari eserler bırakmışlar.
Colmar’da Noel’in büyüsü, bir peri masalı gibi aydınlatılmış ve dekore edilmiş eski şehir ambiyansı gerçekten görülmeye değer. Noel şenliklerinde , Colmar’ın merkezine ışık veren rahatlatıcı bir ışık oyunları şehri aydınlatır. Alsace’de, Noel’in hazırlanması ve yıl sonu kutlamaları özellikle beklenen bir etkinliktir. Colmar'da Noel kutlamaları 29 Kasım-29 Aralık tarihleri arasındaydı. Bu pazarlar 6 farklı yerde konumlanmış olup, içlerinde tatlılar, çörekler, içkiler ve çeşit çeşit ürünler satılıyor. Yürüyerek hepsini gezebilirsiniz. Beş pazar yeri :
- Place des Dominicains
- Place Jeanne d’Arc
- Place de l’Ancienne Douane
- Koïfhus – Indoor Market
- Petite Venice
 |
| Reflets Sur La Lauch |
Üzüm bağlarıyla çevrilmiş bu bölgede yer alan Colmar; daracık şirin sokakları, bölgeye özgü evleri, küçücük dükkanları, rengarenk çiçeklerle dolu balkonları ile Fransa’nın cenneti. Colmar’ı gezmek için bir gün yeterli, fakat biz Colmar’da iki gün konakladık. Şehre ilk girdiğinizde tanıdık bir heykel “Replique De La Statue De La Liberte” yani “Özgürlük Heykeli’nin replikası” bizi karşıladı.
 |
| Bertholdi Müzesi |
Özgürlük heykelinin tasarımcısı Frederic Bertholdi’nin memleketi Colmar. Bertholdi’ nin büyüdüğü ev şimdi Bertholdi Müzesi olarak ziyaret ediliyor. Çalışma saatleri: Mart-Aralık 10.00-12.00/ 14.00-18.00
Colmar Havalimanı’nın yakınlarında özgürlük heykelinin bir benzeri var. Old town’da yürürken de arnavut taşların üzerinde Özgürlük Heykeli şeklinde yön gösteren minik işaretler vardı. Dolaşırken her yerde bunlardan görebilirsiniz. Şehrin en çekici yerlerinden biri eski şehir. Colmar’ın eski şehri mükemmel derecede iyi korunmuş. Çiçeklerle bezeli balkonları, oryantal pencereleri ve yarı ahşap evleri ile inanılmaz güzelikteydi. Sokaklarında ve meydanlarında dolaşırken, Öne çıkarılanlar arasında eski geleneklerin evi (Koïfhus), Maison Pfister ve St Martin Collegiate kilisesi sayılabilir.
Le Petite Venice, yani Küçük Venedik, en meşhur bölgelerinden. Çiçeklerle bezenmiş köprüler, pastel renkli ve ahşap panjurlu evler ve kanal manzarası gerçekten pek şirin.
Yeni şehri eski şehirden ayıran sınır noktası burası. Le Petit Venice'e adım atar atmaz eski çağlara yolculuğunuz başlıyor.
Mimari yapılardan en ilginç olanı Maison de Têtes denilen, şimdilerde otel ve restaurant olarak işletilen yapı. Üzerinde 106 tane minik kafa heykeli var.
 |
| La Mansion des tetes |
Colmar’a pazar günü gelmemelisiniz. Çünkü çoğu dükkan pazar günü kapalı. Sınır denen bir şey olmayınca Fransa’ya günübirlik alışverişe gelen Almanları gözlemleyebilirsiniz. Colmar konum itibarıyla eğer zamanınız var ise size bir çok köyü ziyaret etme olanağı veriyor. Noel pazarı dönemindeki Christmas shuttle, haftanın her günü Eguisheim'a, hafta sonları da Kayserberg, Riquewihr ve Ribeauville köylerini otobüs sürücüsünden alacağınız bilet ile ziyaret imkanı veriyor. Otobüs ve tren ile de köyleri ziyaret edebilirsiniz.
Tren garının hemen altında bir turist ofisi var. Buradan bilgi aldıktan sonra tüm şehri yürüyerek gezebiliyorsunuz.
- Unterlinden Museum
- Musee Bartholdi
- Musee d’Histoire Naturelle
- Champ-de-Mars
- St Martin’s Kilisesi
- Musee du jouet de Colmar
- La Petite Venise yanındaki üzeri kapalı gastronomi pazarı
- Chateau du Girsberg (Girsberg Şatosu)
- La Mansion des tetes (şu anda Colmar’ın en şık oteli olan Nam-ı Diğer kafalar evi)
- 1200’lü yıllarda inşa edilen Saint Martin Kilisesi, gotik mimari özellikler taşıyor. Birkaç restorasyon geçiren kilisenin son bakımı 1982 yılında yapılmış.
Colmar'da Nerde ne Yenir?Alsace Bölgesi Restaurant Önerileri:
- Tarte flambe: Almancası Flemmen Kuchen, yanık pide anlamına gelen bu yemek biraz lahmacuna biraz da pideye benziyor. Bu geleneksel Alsace yemeğinde ince açılmış pide hamurun üzerine soğan, krema ve tercihe göre çeşitli malzemelerden seçebileceğiniz ve her yerde bulabileceğiniz güzel bir lezzet.Biz yedik ve beğendik.
- Pinot Noir, Pinot Gris ve Gewürztraminer şaraplarını denemeden dönmeyin.
- Munster peyniri, bu bölgenin en meşhur peyniri. Biraz yoğun bir tadı olan bu peyniri, özellikle şarap ile tavsiye ediyorlar.
- Bretzel: Meşhur tuzlu çörekleri. Sadesi, peynirlisi ve bazı yerlerde farklı çeşitlerini bulabileceğiniz bu çörek, bu bölgenin olmazsa olmazı. Çayla beraber çok keyifli bir atıştırmalık.
- İyi restoranlar ya UnderlInten Mahallesi ya da Küçük Venedik civarındaki sokaklarda.
- Poulaillon Pastanesinin siyah erik turtasını tadın.
Statue Of LibertyColmar'da öğle ve akşam yemeği için Restaurant Les Tanneurs ve Brasserie
2013 yılında Fransa’nın En Güzel Köyü seçilen Eguisheim, Alsace gezimizde gördüğümüz yerler arasında bize masaldaymışız hissini veren köy oldu. Köyün tasarımını o kadar güzel yapmışlar ki, tüm köyü gezdiğinizde başladığınız noktaya geri geliyorsunuz. Eguisheim köyü sarmal şekilde inşa edilmiş. Alsace şarap yolu duraklarından biri olan köy bozulmamış Orta Çağ dokusuna sahipti. Pencerelerinden çiçekler sarkan evleri ve üzüm bağları ile çevrili olan köy şarap üreticiliği ile de ünlü. Colmar'a 7 km uzaklıkta olup, Strasburg ve Freiburg'a yakın konumdadır. Kasabanın en çok fotoğraflanan evi "le Pigeonneir"in önünde fotoğraf çektirmeyi unutmayın. Noel pazarı 25 Kasım-30 Aralık döneminde açıktı.
Alsace şarapları
- Sylvaner: İçimi oldukça rahat; hafif, ferahlatıcı bir tadı olan bu şarap özellikle deniz ürünlerinin ve balığın yanında tercih edilebilir.
İsmini yetiştiği bölgeden değil, üzümün cinsinden alıyor. Bu bölgede %95 beyaz şarap üretiliyor. Bölgenin 7 farklı üzümü var:
Pinot Blanc: Sylvaner gibi deniz ürünlerinin ya da tavuğun yanında tercih edebilirsiniz.
Riesling: Alsas Bölgesi’ne ait şarapların kralı dersek yalan olmaz. Dünya çapında en iyi beyaz üzüm çeşidi olarak biliniyor.
Muscat: Meyveli aromalardan hoşlanan kişilerin seveceği bu şarap, akşam üzeri güzel havada aperatif olarak tercih ediliyor. Tatlımsı çeşitleri de var.
Pinot Gris: Aroması oldukça yoğun bir üzüm çeşidi. Özellikle Grand Crus tipini tavsiye ettiler. Bir şarabın Grand Crus etiketi kazanması için çok önemli 51 kriteri karşılaması gerekiyor. Bu kriterler üretim tarzının yanı sıra üzümün yetiştiği bağların konumunu ve hava şartlarını kapsıyor.
Pinot Noir: Bölgenin tek kırmızı üzüm türü. Dediğim gibi bölge beyaz şaraplarıyla ünlü.
Gewürztraminer: Çok güçlü, meyve aromalı ve tatlı bir şarap olan Gewürztraminer egzotik mutfakların oldukça iyi bir tamamlayıcısı.
 |
| Eguisheim |
Eguisheim köyünü arnavut kaldırımlarında yürüyerek, birkaç saat içerisinde gezebilirsiniz. Bu dairesel gezinizde Saint Leon Meydanı (Place du Chateau Saint-Leon), Aziz Leon Şapeli, Eguisheim Şatosu, Saint Peter ve Saint Paul Kilisesi görecekleriniz arasında. İlgi çekici yerlerden birisi de Le Pigeonnier Evi. Bu minyatür dar ev yani Güvercin Evi 15. yüzyıldan kalma ve Eguisheim’in en çok fotoğraflanan evi.
Üçgen çatılı, ahşap kirişli rengarenk evler arasında süzülürken şarap tadımı yapabileceğiniz şarap üretim evlerini ziyaret edebilir; yazları leylek ve şarap festivaline ev sahipliği yapan sokaklarda dolaşabilirsiniz. Pencereleri süsleyen birçok objelerde leylek motiflerine rastlayabilirsiniz.
Kasabanın en gözde alanlarından biri olan Grand Rue’nin açıldığı meydanda Rönesans çeşmesini ziyaret edebilirsiniz.
OBERNAİ
 |
| Fontaine Sainte Odile |
Obernai 2-3 saatte gezebileceğiniz şirin bir kasaba. Ancak buraya daha çok vakit ayırmak isterseniz "Rempart Monseigneur Freppel > Rempart Monseigneur Caspar > Rempart Maréchal Joffre > Rempart Maréchal Foch" sur yolunu takip ederek Old Town bölgesi etrafında bir daire çizebilirsiniz.
Obernai’nin simgelerinden biri olan Fontaine Sainte-Odile isimli çeşme hakkindaki hikayeye gore: St. Odile, Obernai'de bir dükünün kızı olarak dünyaya gelmiş, MS 660-720 yılları arasında yaşamış ve Alsace bölgesinin koruyucu azizi olarak biliniyor. Çeşme de onu temsilen 1904 tarihinde yapılmış. Çeşmenin üstünde bulunan St. Odile heykelinin elindeki dışa dönük durumda bulunan açık kitap her iki sayfasında yer alan göz figürleri ile dikkat çekiyor. Bu da St. Odile'in körlükten muzdarip biriyken mucizevi bir biçimde iyileşmesini simgeliyormuş.
Çeşmenin arkasında kemerler üzerine inşa edilmiş eski belediye sarayı Hôtel de Ville yer alıyor. Burası 1370'lerde orta sınıfın adalet mahkemesi olarak kullanılıyormuş. Bu bina 1848'de Neo Rönesans tarzında genişletilerek cepheleri boyalı motiflerle dekore edilmiş ve 1992-1993 yılları arasında da son restorasyonunu geçirmiş.
Kuyuyu geçtikten sonra görmeniz gereken bir diğer önemli nokta ise şehir surlarının dışında konumlanan, Église Saints Pierre et Paul. Kilisesi ve içinde yer alan orgdur.
( 1882 yılında Joseph Merklin tarafından yapılmış)
St.Pierre&Poul Church
Burası kasabanın ana katolik kilisesi. 1872 yılında inşa edilmiştir. Şehrin dışında imiş gözüksede merkeze oldukça yakın. Arka tarafında bir de kasabanın küçük bir mezarlığı bulunuyor.
Kilisenin yan tarafında Tour d’enceinte adı verilen bir de kule bulunuyor.Buradan Belediye Parkı’na ( Parc Municipal)’ doğru yürüyüş gerçekleştirebilirsiniz. 25 Kasım-31 Aralık döneminde Noel pazarlarıni ziyaret edebilirsiniz.
The Belfry (Kapellturm)
Kasabanın merkez noktasında bulunan anıt Çan Kulesi ve Gözetleme Kulesi olarak kullanılmakta. Hemen yan tarafında turist info noktası bulunuyor.
RIQUEWİHR
 |
| RIQUEWIHR |
Alsace'nin masallardan fırlamış bir diğer köyü Riquewihr. Colmar'dan 20 dakikalık uzaklıkta olan köy, eski tip evleri, üzüm bağları ve samimi havasıyla sizi kendine çekiyor. Orta noktada bulunan turist bürosundan alacağınız haritaya göre çeşitli kuleler, kiliseler ve tarihi evlerden oluşan önemli noktaları ziyaret edip etmediğinizi kontrol edebilirsiniz. Ayrıca hediyelik eşya alabileceğiniz bir çok dükkan da var.
Riquewihr Fransa sınırları içerisinde Grand Est’deki Haut-Rhin bölümünde yer alan görülmeye değer bu kasabanın güzergah olarak Ribeauville ile Colmar arasında olduğunu belirtmek isterim. Dolder Kulesi,Hugel et Fils,Hansi Müzesi.Belediye Binası.Voleurs Kulesi Müzesi ziyaret edilecek yerleri. Riquewihr köyü korunmuş bir köy . Her sokağında, 15.-18. Yüzyıla kadar uzanan yarı ahşap evleri bunu size hissettiriyor.
Dolder Kulesi
Köyün yukarılarına yürüdüğünüzde 25 metre yüksekliğinde beş katlı Dolder kulesi ile karşılaşılır. İçindeki bir çan, düşman görüldüğünde alarm vermek için çalınıyormış. Bu kule, Alsatian’da “en yüksek nokta” anlamına geliyormuş ve kasabadaki diğer tüm yapılardan daha yüksek bir saat kulesidir. Kulenin ortasından geçen kapıdan, yani köyün girişinden bakıldığında ana cadde sizi tüm güzellikleriyle karşılıyor. Dolder Kulesi’nin önünde bol bol fotoğraf çektirip şarap tadımı yapabilirsiniz.
 |
| Üzum Bağları |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder