Türkiye’ nin en güzel ilk on kasabası arasında yer alan Tiredeyiz. Burası daha çok bir kültür ve yeşil doğa rotası. Ünü çevreye yayılmış “Salı” günleri kurulan pazarına mutlaka uğramalısınız. Pazar yeri her salı sabahı ,belediye hoperlörlerinden okunan 'pazar duasıyla' açılmakta;pazarcı esnaf kazancını için dua etmektedir. Bu pazar: ülkemizin en büyük ve kapsamlı, açık hava pazarlarından birisidir. Mevsimine göre Ege bölgesine ait birçok otu da bulabileceğiniz pazarda, aynı zamanda da iğne oyaları, kanaviçeler, keçe ve urgan gibi az bulunacak türden el işi ürünlerine de ulaşma şansını yakalamış olacaksınız. Bu sebepten dolayı da Tire’ye gerçekleştireceğiniz seyahatinizin Salı gününü içine almasını öneririz.
Osmanlı zamanlarından kalma han ile camileri ve pek lezzetli mutfağı ile Tire, Ege’de gezilecek yerler içinde en az 2 ya da 3 günü ayırmanızı hak ediyor.
Keşfe ilk olarak; doğa harikası yemyeşil ağaçları, şelaleli havuzu, eşsiz güzelliği ile sanki cennetten bir köşe olan Derekahve ile başlıyoruz. Tire, Anadolu’nun piskoposluk merkezlerinden biri olduğu için çevresi manastır ve kiliselerle dolu olan bir hoşgörü şehridir. Buna örnek aynı binada üst üste inşa edilmiş olan Ayazma ve Şems Mescidi’nin olduğu Derekahvedir. Yeşillikler arasındaki Derekahve'den bir kahve içmeden sakın Tire’den ayrılmayın.
Burada kahvemizi içtikten sonra Tire’nin sokaklarında yürüyüşe çıkıyoruz. Kendine özgü sokak çeşmelerini, camilerini, hamamlarını görüyor, Tire Çarşısı’nın o eski günleri çağrıştıran havasını kokluyor, halen yaşatılan el sanatlarına tanıklık ediyoruz. Leyse Camii’nden yukarı doğru yürüyerek, keçecileri ziyaret edip alışveriş yapıyoruz. Alışveriş sonrası 10-15 dk. Yürüme mesafesinden sonra, Tahtakale çarşısına geldik. Orda eski sokaklar, eski dükkanlar var. Tahtakale’den de yukarı doğru yürümeye devam ederek Tahtakale Meydanına çıkıyoruz.
 |
| Dere Kahve |
Geldiğiniz yoldan ya da alternatif yollardan geriye doğru giderek Yıldız Meydanına gelip, meydandaki Görgülü Pastanesinden sola dönünce, 200-300 metre ileride Tarihi Necip Paşa Kütüphanesini görüyoruz.
Oradan çıkınca aynı yolu devam ederek Tire Müzesine gidebilirsiniz. Arkeoloji ve Etnografya müzesi olup fotoğraf çekilmesine izin veriyorlar. Askerlik Şubesini ve Endüstri Meslek Lisesini takip ederek Eski Garajı Şimdiki Belediye ve Kültür Sarayını bulun onun yanındaki caddede Ali Usta var, Orada Tire köftesi yiyebilirsiniz. Atatürk parkında oturup dinlenebilirsiniz, dışarıdan tost getirmek serbest, yan sokağı Tostçular Sokağı, bu sokakta yaklaşık 20 tane tost büfesi var, Tire tostunu da tatmanızı tavsiye ederim. Çizdiğim bu rotanın yürüyüş mesafesi 3 km civarındadır. Tarih kokan sokaklarında dolaşıp eski evlerin fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Kaplan köyü; Tire'nin güneyinde, Güme dağı yamaçlarında asırlık ceviz, çınar ve kestane ağaçları ile ünlü, yeşil doğası, tatlı su kaynakları ve restoranların olduğu eşsiz manzaraya sahip şirin bir köy.
Kaplan köyüne Çağan Irmak filmlerinden aşina olabileceğinizi düşünüyorum. Burası Ege’nin hoş kasabalarından olup, Kuşadası’na arabayla yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta. En popüler restoranı "Kaplan dağ"restoranıymış. Burada gün batımını izleyebilir, Ege mutfağının leziz otlarını,yemeklerini tadabilirsiniz. Kaplan Restoran bizim favori mekanımız oldu. Ege Mutfağını en iyi şekilde temsil ediyor. Kaplan’a giden yollar dik ve virajlı fakat bu yol sonrasında tepeden Tire manzarasına ve süper lezzetli yemeklere ulaşıyorsunuz.
 |
| Kaplan dağ restaurant manzarası |
- Tire’nin cenneti Derekahve’ye gidip doğa harikası bir ortamda huzur içinde keyifle çay yudumlayın. Derekahve'nin içerisinden dere akıyor. Bizim gezimize başlangıç noktası burasıydı.
- Türkiye’nin en iyi 10 ot mekanından biri olarak bilinen Kaplan Dağ Restoran’a gidip gün batımını izleyebilirsiniz. Ayrıca burada Ege mutfağının leziz otlarını tadabilir, doğa içinde nefis bir manzaraya karşı yemek yiyebilirsiniz.
- Tire’nin tarihi 30 camisinden en ünlüleri olan Ulu Cami, Yeni Cami ve Yalınayak Camisini görmelisiniz.
- Hamamları ile de meşhur olan ilçenin merkezinde Hekim Hamamı, Eski yeni Hamam, Tahtakale Hamamı ve Yalınayak Hamamı bulunuyor. Geleneklerine bağlı Tire’nin bir de hamamlarında rahatlamak lazım.
- Tire’nin el sanatları çarşısından keçe, iğne oyalı örtü, nalın ve urgan alabilirsiniz.
- Hanlarıyla ünlü Tire’de görülecek başlıca yerler; köylü amcaların kahvehaneleriyle renklenen Ali Efe Hanı, Kutu Han ve Çöplen Hanı, Bakır Han
- Tire’nin meşhur peynirinden, ekmeğinden ve yoğurdundan alabilirsiniz. Bunun için en iyi adres Ömür Mandıra.
- Otun anavatanı olan Tire’de salı günleri kurulan pazarı gezebilirsiniz. Biz gezdik.Tire pazarı dünyanın en büyük ikinci açık hava pazarıymış. Tire’de kurulan pazarda yeşilliğin en tazesini alabilirsiniz.
- Necip Paşa Kütüphanesini ziyaret edin. 1827 yılında yapılmış olup içerisinde tarihi eser niteliğinde bir çok kitabı barındıran müze-kütüphanedir.
- Tarih kokan sokaklarında dolaşıp eski evlerin fotoğraflarını çekebilirsiniz. Rengarenk evlerin, sokaklarında kaybolmanın keyfine varın.
 |
| Kaplan dağ |
 |
| Kaplan dağ |
 |
| Kent Müzesi |
Tire’ye Nasıl Gidilir?
İzmir’e 80 km uzaklıkta ve özel araç ile yaklaşık 1 saatte ulaştık. Yeşilin başkenti Tire’de Ege mutfağının olmazsa olmazlarından zeytinyağlı bol limonlu otlardan tatmak için Kaplan dağ restoran’a gitmelisiniz. Buranın muhteşem bir manzarası ve yemekleri var. Tek kelime ile harika.Giderseniz pişman olmazsınız. Tire’nin en meşhur tatlılarından olan karadutlu lor tatlısı ve tahinli muzu yemek sonrası deneyebilirsiniz. Tire’de süt ürünleri çok meşhur. Tire peynirinden ve yoğurdundan dönüş yolunda alıp, evinize götürebilirsiniz.
Taş fırında pişen nohutlu ve eksi mayalı ekmeklerden alabilirsiniz. Çarşı içindeki 100 yıllık Babaoğlu Tandırcısı’nın leziz tandırını tadabilirsiniz. Tire’ye özgü tak tak kebabı için en iyi adres burasıymış. Bir saat kuyuda pişen tandırı yemek için erkenden gelmeniz gerekiyor, çünkü sabah 11 gibi bitiyor.
 |
| Kaplan dağ restoran |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder